Ans/y/ YENİÇERİ OCAĞI

YENİÇERİ OCAĞI

Osmanlı ordusunun piyade sınıfı olan yeniçeri teşkilatına verilen ad.

Ocağın kuruluş tarihi kesinlikle belli değildir. Ancak Sultan I. Murad’ın emriyle Çandarlı Kara Halil tarafından kurulduğu bilinir. Yeniçeri, adını Hacı Bektaş Veli’den aldığı söylenir. Hacı Bektaş Veli’yi pir kabul eden yeniçerilere "Taife-i Bektaşiyan", ağalarına da "Ağayan-ı Bektaşiyan" denile gelmiştir. Başlangıçta savaşlarda ele geçirilen esirlerden beşte biri devlete ayrılarak, bunlar Acemi Ocağı’nda eğitilerek yeniçeri yapılırdı. Sonraları bu esir ve devşirmeler, Osmanlı kültürüyle yoğrulduktan sonra Yeniçeri Ocağı’na kabul edilmeye başlandı.

Yeniçeri Ocağı üç kısımdan oluşmuştur:

1-Cemaat ortaları:

Bu ortaların başlangıçtaki sayısı, yüzer kişilik on ortadan ibaretken, zamanla bu rakam büyüyerek, orta sayısı yüzün üzerine çıkmıştır. Bunların komutanlarına yayabaşı denirdi. Cemaat ortaları kendi içerisinde sınıflara ayrılırdı. Bunların en önemlisi, şütürban denilen devecilerdi. Bundan sonra sırayla, tekye, kantarcılar, imam, haseki, sekbanlar, turnacılar, seksoncular, zemberekçiler, tüfekçiler, çergeciler hukeşan ve ocak beytülmalcisi gelmektedir.

2-Sekbanlar:

Bunlar padişahla birlikte ava giderler ve av köpekleri tedarik ederlerdi. Sefer zamanı diğer yeniçerilerle birlikte savaşa giderlerdi. Bölüğün sorumlusuna sekbanbaşı denirdi.

3-Ağa bölükleri:

Bu bölük, Sultan II. Bayezid döneminde kuruldu. Bunlar altmış bir bölükten ibaret olup doğrudan Yeniçeri Ağası’na bağlıydılar. Mensupları yalnızca devşirmeler arasından seçilirdi. Sorumlularına bölükbaşı denilirdi. Bölükler, kendi içerisinde sınıflara ayrılırdı. Bunların başlıcaları kethüda bölüğü, paşaodası bölüğü, kayıkçılar, asesbaşı bölüğü. İstanbul’daki bütün hapishaneler bu bölüğün sorumluluğundaydı.

Yeniçeri Ocağı’nın en büyük sorumlusu Yeniçeri Ağası’ydı. XVIII. yüzyıla kadar ocak dışından da tayin edilebilen ağalar, bu tarihten sonra ocaktan seçilmeye başlandı. Ağalar vezir derecesinde divan toplantılarına katılırlar ve Cuma namazında padişahın huzurunda bulunurlardı.

Yeniçeriler Sultan III. Murad döneminden itibaren evlenmeye ve ticaretle uğraşmaya da başladılar. Ocak gün geçtikçe askerlik dışında işlerle uğraşmaya başlayarak eski ağırlığını kaybetti. Sonunda II. Mahmud tarafından 1826 yılında kapatıldı.