Ans/B/BESARABYA

BESARABYA

Günümüzde Avrupa’da Dinyester ve Prut nehirleri arasında, Karadeniz’den Polonya’ya kadar uzanan bölge.

XV. yüzyılda Osmanlılar Besarabya’ya akınlar yapmaya başlamışlardır. II. Bayezid zamanında bölgedeki Akkerman ve Kili kalelerinin alınması üzerine, Boğdan voyvodası Stefan Cel Mare Osmanlı hakimiyetini tanımak zorunda kalmıştır (1492).

Sultan Kanuni Süleyman zamanında Boğdan voyvodası Petru Rareş’in itaatsizlik göstermesi üzerine yapılan sefer sonunda Besarabya kesin olarak Osmanlı Devleti’ne bağlanmıştır (1538). Kanuni bu seferden sonra Bender’de bir kale yaptırdığı gibi, Kili ve Akkerman kalelerini de tamir ettirmiştir. Karadeniz’in bir Osmanlı gölü haline geldiği, Dobruca ve çevresi Osmanlı çoğunluğun yerleştirildiği bu dönemde Besarabya, Osmanlıların, Boğdan ve Lehistan işlerini denetledikleri bir sınır eyaleti olmuştur.

Ayaklanan halkın 1540’ta öldürdüğü Rareş’ten sonra, ayaklanma 200 yıl kadar devam etmişse de, bir sonuç elde edilememiştir. Lehistan’ın Besarabya ve Boğdan işlerine karışması, Avusturya’yı da etkilemis, İmparator I. Leopold, Osmanlılar bölgeden çıkarılırsa Besarabya’nın Boğdan’a verileceğini vaad etmiştir (1689). Daha sonra Rus Çarı da bu vaadi kabul etmiştir (1711). Ancak bu düşünceler gerçekleştirilememiş ve Besarabya bölgesi Osmanlıların hakimiyeti altında kalmıştır.

Osmanlı idaresinde önce Rumeli Beylerbeyliği’ne bağlanan Besarabya, daha sonra Özü Eyaleti’ne bağlanmıştır.

XVII. yüzyılda Besarabyalılar Kırım hanı Mengli Giray’a karşı ayaklanmışlarsa da bu ayaklanma Boğdan voyvodası tarafından bastırılmıştır (1727). Besarabya 1768-1774’te Osmanlı Rus Savaşı’nda savaş alanı olmuş, Osmanlı Devleti Küçük Kaynarca Antlaşması’nı imzalamak zorunda kalmış ve Besarabya halkı bağımsızlıklarına kavuşmuşlardır (1787-1792). İsmail Kalesi çökmüş, Ruslar, Osmanlıları kılıçtan geçirmişlerdir. Bu savaşa son veren Yaş Antlaşması ile de Besarabya tekrar Osmanlı hakimiyeti altına girmiştir.

1806’da Rusya, kendisine taraftar olan Eflak ve Boğdan beylerinin Osmanlı Devleti’nce azledilmesi üzerine, savaş yeniden başlamış, Rus ordusu Boğdan’a girmiş, Bender, Kili, Akkerman kalelerini almıştır. Osmanlı Devleti de Tuna boylarına ordu gönderince Fransa işe karışmış ve barış görüşmeleri başlamıştır. 1812’de Bükreş Antlaşması ile bölge Rusya’ya bırakılmıştır.

Besarabya Kırım savaşına kadar Rusya’nın elinde kalmış (1854), Paris Antlaşması ile de Boğdan’a bağlanmıştır. Berlin Antlaşması’nda ise tekrar Rusların eline geçmiştir (1878).

1917’de Rus Çarlığı devrilince Besarabya milli meclisi kurulmuş ve bu meclis 27 Kasım 1918’de Romanya ile birleştiğini açıklamıştır. Ancak Besarabya II. Dünya Savaşı sonunda tekrar Rusya’nın hakimiyeti altına girmiştir (29 Haziran 1945).