BAŞ DEFTERDAR
Tanzimat’a kadar devletin mali işlerinin başında bulunan görevlidir.
Ayrıca "Rumeli Defterdarı", "Şıkk-ı evvel defterdarı" da denirdi. Baş defterdarlığın hangi tarihte kurulduğuna dair kesin bir bilgi yoktur. Osmanlılarda XIV. yüzyılın son yarısında ve I. Murad zamanında maliye teşkilatının temeli
atıldığına ve zamanla geliştirildiğine göre defterdarlığın çok geçmeden ihdas edildiği anlaşılmaktadır.
Fatih Kanunnamesi’nde defterdarlıktan söz edilmesi de bunu doğrulamaktadır.
XV. yüzyılın son yarısına kadar bir Başdefterdar ile onun maiyeti olarak hazine ve mal defterdarları vardı. Bütün mali işlerden Başdefterdar sorumlu idi. Daha sonraları fetihler sebebiyle ülkenin genişlemesi üzerine, iki defterdar tayin edildi. Bunlardan Rumeli’deki haslar ile mukataalara bakan Başdefterdar veya Rumeli Defterdarı, Anadolu’daki haslarla mukataalara bakana da Anadolu Defterdarı denirdi.
XVII. yüzyıl ortalarından itibaren defterdarlar şıkk-ı evvel, şıkk-ı sani ve şıkk-ı salis adlanyle ayrılmışlardır.
Defterdar, Defterdar Kapısı’nda toplanan "divan"a başkanlık ederdi. Maliyeden yazılan bütün hükümlerin arkasına "kuyruklu" adı verilen imzasını atardı.
Memurlar vaktiyle mülkiye, ilmiye, kalemiye ve seyfiye olmak üzere dört dereceye ayrılmıştı. Defterdarlar, üçüncü kısımdaki kalemiye derecesine dahildiler.
Baş Defterdarın maaşı 16.000 akçe idi, bunlara vezirler gibi "has" da verilirdi. Emeklilik maaşları ise 80.000 akçe idi. Savaş zamanında baş defterdar bizzat sefere iştirak ederlerdi. Ordunun iaşesini düzenlemekle beraber yollara bakmak da görevine dahildi.
Baş Defterdar unvanı 1838 yılından itibaren "maliye nazırlığı "na çevrilmiştir.